28 Kasım 2013 Perşembe

Emily Berry

Aslında bugün size kimyonlu biftek tarifi verecektim ama yaklaşık 10 gündür süren araştırmalarımda dün bir zıplama yaşandı ve bugünün tarifi günlerdir yenmeye çalıştığım bir mücadeleye tokat gibi bir cevap oldu. :).

Mücadele konusu Emily'nin yiyebileceği güzel bir tatlı tarifi yaratmaktı. Melisa ile birlikte geçen haftalarda aklımıza gelen bu fikir günlerdir aklımı kurcalıyordu. Bir kaç büyük hüsrandan ve çöpe giden bir iki düzine topkekten sonra, salı akşamı baz olarak kullanabileceğim bir kurabiye tarifi buldum ve dün akşam Melibom ile denemelerini yaparak son haline getirdik kurabiyeyi. Emily için hazırlandığı ve içinde Goji Berry olduğu için de adını Emily Berry koyduk.

Goji Berry Malatya pazarında ya da başka aktarımsı kuruyemişçilerde bulabileceğiniz bir kurutulmuş bir meyvecik. Kendisi bir süper besin olarak görülüyor ve kurutulurken hiç bir şey eklenmeden kurutuluyor (yaban mersininde falan hep şeker var gençler).

Tibet ve Çin de ilaç niyetine kullanılan ve besin değeri açısından dünyadaki en yoğun meyve olan Goji Berry'nin faydalarına gelince:


  • Bütün meyveler içinde en yüksek protein oranına sahip.
  • Yüksek oranda C vitamini ve bütün sebzelerden daha fazla karotenoid içeriyor.
  • Kalsiyum, selenyum, çinko gibi 21 mineral var içinde ve lif oranı çok yüksek.
  • Ispanaktan 15 kat daha fazla demir  içeriyor.
  • Anti-enflamatuar, anti bakteriyel ve anti fungal.
  • Bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Yalnız çok önemli bir nokta, tansiyon için, diyabet için ya da kan inceltici ilaç kullananların tüketmeden önce mutlaka doktoruna başvurması gerekiyormuş. (Neden bilmiyorum, Onur bizi aydınlatır mısın?)


Malzemeler
2 bardak hindistan cevizi parçacığı
3 yumurta
4 yemek kaşığı bal
1 yemek kaşığı öğütülmüş keten tohumu
1 tatlı kaşığı tarçın
Yarım çubuk vanilya
1 avuç Goji Berry

1. Goji Berryleri 3-4 dakika oda sıcaklığında temiz suda bekletip iyice süzüyoruz. Vanilya çubuğunun içini kazıyoruz. Sonra da bütün malzemeleri bir kaba koyuyoruz.


2. Kurabiye hamuru yoğurur gibi aynı yoğuruyoruz. Malzemeler iyice birbirine karışınca bile normal hamura göre daha gevşek oluyor, merak etmeyin, pişince tutuyorlar birbirlerini.


3. Yassı yuvarlaklar halinde hamuru fırın kağıdı serilmiş tepsiye koyuyoruz.


 4. 180 derecede önceden ısıttığımız fırında 12-15 dakika rengi altın sarısı olana kadar (hep bu ifadeyi kullanmak istemişimdir) pişiriyoruz. Benim fırınım 13 dakika da pişirdi, biraz fırına bağlı o yüzden tam dakika veremiyorum.


Dün yaptığımız ikinci tarifti bu, ilkinde bazı sorunlar çıktı, tekrar bir yapmam gerekiyor. Düzgün olursa ikinci bir tarif daha olacak Emily için. Biz tarifi bulmaya çalışırken sürekli "onu yiyor mu, peki ya bunu? öbürünü de mi yiyemiyor, peki bu?" sorularımıza maruz kalan ve sabır ve neşeyle bizi cevaplayan Erk'e de buradan selam ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder